İlim Penceresi
11.09.2024

Rüyalar ve Yorumlanması

Uyurken zihinde beliren olayların, düşüncelerin bütünü; rüya olarak tanımlanır. Alimlerin büyük çoğunluğuna göre rüya, insanın ruhu ile gördüğü ve aklı ile idrak ettiği bir olaydır. İnsanın beyninin uyurken de aktif kalmasının bir örneğidir.

 Fizyolojide; rüyanın beyindeki benlik olaylarıyla ilgili olduğu, dış uyaranlar ve iç etkenlere bağlı şekilde oluştuğu kabul edilmektedir.

 Rüyalar, uyurken meydana gelen zihinsel imgeler veya aktivitelerdir. Uykunun herhangi bir aşamasında rüya görülebilir, ancak en canlı rüyalar tipik olarak hızlı göz hareketi uykusunda yani REM uykusunda gerçekleşmektedir. REM uykusunun bir başka önemli işlevi ise korku, tehlike, tehdit gibi risk analizi esnasında önemli rol oynayan duyguların yönetilmesindeki nörolojik bağlantıları kontrol etmesidir. Dolayısıyla, dolaylı da olsa rüyaların kişinin karar verme mekanizmasına etkisi olduğunu söyleyebiliriz. Özellikle REM uykusunun eksikliğinin gözlemlenip analiz edildiği deneyler gösteriyor ki, REM evresi korku gibi duygular içeren anıların hafızada anlamlandırılıp bütünleştirilmesinde büyük önem taşıyor. Bir çıkarım olarak rüyalar, duyguların işlenmesine ve yönetilmesine yardımcı olur.

 Kişiler rüya görmediklerini söyleseler dahi her insan mutlaka rüya görür ancak görülen rüyanın hatırlanması hangi evrede görüldüğüyle ilgilidir ve genellikle rüyalardan uyanmadıkça onları hatırlamayız.

 Rüya görürken sınır yoktur ve beynimiz farklı olaylar arasında beklenmedik bağlantılar kurabilir. Örneğin bilimsel bir buluş, matematiksel bir teorem, sanatsal bir eser bir rüya sonucu ortaya çıkabilir. Ve tabii ki ilahi iletişim yönüyle vahiy, rüya denince akıllara gelir. Bilindiği gibi Hz. Peygamber, vahyin rüyayla başladığını söylemiş ve rüyayı peygamberliğin bir parçası olarak değerlendirmiştir.

 İslâm filozofları rüyayı birtakım sembollerin hayal etme gücünden ortak duyuya yansıması olarak izah eder.

 Rüyaların sebebini ve yorumunu açıklamak üzere ‘el-Ḳavl fi sebebi’l-menamat’ adlı bir risale yazan İbn-i Sina’ya göre rüyalar yalnız metafizik alemden nefse gelen etkilere dayanmaz, ayrıca insanın fizyolojik durumundan kaynaklanan rüyalar da söz konusudur. Aç kimsenin rüyada yiyecek, üşüyenin ateş görmesi bu türdendir. 

 Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim’in, Hz. Yusuf’un ve Mısır hükümdarının gördüğü rüyalardan söz edilmektedir (Yusuf 12/4-5, 43, 100; es-Saffat 37/105), Resul-i Ekrem’in gördüğü bir rüyanın doğru çıktığı Allah tarafından bildirilmektedir (el-Feth 48/27). Hz. Yusuf’a rüyaların yorumunun öğretildiği (Yusuf 12/6, 21), Hz. İbrahim, Ya‘kub ve Yusuf’un gördükleri rüyaları tabir ederek bu yorum ışığında hareket ettikleri (Yusuf 12/4-6; es-Saffat 37/102) belirtilmektedir. Kur’an-ı Kerim’de Hz. İbrahim’den rüyasında oğlunu kurban etmesinin istendiği (es-Saffat 37/100-113), Hz. Yusuf’un rüyasında on bir yıldızın, ay ve güneşin kendisine secde ettiğini gördüğü ve bu rüya ile onun ileride peygamber olarak seçileceğine işaret edildiği (Yûsuf 12/4-5), yine Yusuf’un Mısır’da hapse atılması sırasında hapisteki iki gencin ve Mısır kralının (Yusuf 12/36, 41-49) gördüğü rüyaları yorumladığı (Yusuf 12/99-100) haber verilmektedir.

 Cenab-ı Hak, Bedir Gazvesi öncesinde Resulullah’a düşmanlarının sayısını rüyasında az göstermiş (el-Enfal 8/43), Hudeybiye öncesinde müslümanlarla birlikte Mekke’ye gireceğine ilişkin gördüğü rüya bir yıl sonra gerçekleşmiş (el-Feth 48/27), Hz. Peygamber’den mucize göstermesini isteyenlere karşı Bedir Gazvesi veya Mekke’nin fethi öncesinde gördüğü rüyalardan söz etmiştir.

Dini literatürde üç çeşit rüyadan söz edilir.

 1. Rahmani rüya: müjdeleyici bilgi ve işaretler

 2. Şeytani rüya:  Şeytanın aldatma, vesvese ve korkutmalarıyla meydana gelen karışık hayaller, telkinlerdir. Bunların anlatılması ve yorumlanması tavsiye edilmemiştir.

3. Nefsani rüya: Nefsin hayal ve kuruntuları, uyku esnasındaki dış etkiler ve günlük meşgalelere ilişkin rüyalardır.

Hz. Peygamber, “Rüya Allah’tan, hulm (kabus) ise şeytandandır” demiştir (Buhari, “Taʿbir”, 3, 4, 10, 14; Müslim, “Rüʾya”, 2; Tirmizi, “Rüʾya”, 5).

Hadis mecmualarında “Kitabü’r-Rü’ya” başlığı altında Hz. Peygamber’in rüyalarına ve yorumlarına yer verilmiştir. Resulullah’ın sabah namazından sonra sahabilere, “İçinizde rüya gören var mı?” diye sorduğu, varsa tabir ettiği (Buhari, “Taʿbir”, 47; Ebu Davud, “İman”, 10; Darimi, “Rüʾya”, 13), zaman zaman kendi rüyalarını da anlattığı ve tabir ettiği yahut ashaptan birine tabir ettirdiği, güzel rüyaların anlatılıp tabir edilmesini hoş karşıladığı, kötü rüyaların anlatılmasını ve tabir edilmesini istemediği belirtilmiştir.

Rüyaların tabiri üzerine ed-Daremi tarafından rivayet edildiğine göre;

Hz. Peygamber, ashabının rüyalarını tabir ettiği gibi, aynı zamanda rüya tabiri konusunda onlara önemli bir kriter de öğretmiştir. Kadının biri hamileyken, kocası onu bırakıp ticaret için şehir dışına çıkmak zorunda kalmıştı. Onun ardından kadın; rüyasında evinin direğinin çöktüğünü ve şaşı bir erkek çocuk dünyaya getirdiğini görmüş. Hz. Peygamber, kadının kendisine anlattığı bu rüyayı, "Senin kocan Allah'ın izniyle sana iyi bir şekilde ve sağlam olarak dönecek; ayrıca sen iyi bir çocuk dünyaya getireceksin" diyerek yorumlamıştır. Kadın bu rüyayı birkaç kez görmüş, her defasında gelip Hz. Peygamber'e anlatmış, o da hep aynı şekilde yorumlamıştır. Hz. Peygamber'in evde olmadığı bir gün yine aynı kadın, aynı rüyayı görmüş ve evde bulamadığı Hz. Peygamber yerine, eşi Aişe'ye anlatmış. Hz. Aişe, "Eğer dediklerin doğruysa, kocan ölecek ve sen kötü bir çocuk dünyaya getireceksin" demiştir. Kadın çok üzülüp ağlamış. O arada Hz. Peygamber gelmiş, durumu öğrenince, Aişe'ye: “Bir müslümanın rüyasını yorumladığın zaman, onu hayra yor. Zira rüya, yorumlandığı gibi çıkabilir.”der. Hz. Aişe’ sonrasında naklettiği üzere tıpkı yorumladığı gibi kadının kocası ölmüş ve kadın kötü bir çocuk doğurmuş.

 Bundan şu esası çıkarıyoruz ki, rüya yorumlanırken, iyiye yorulmalı, ondan iyi manalar çıkarılmalıdır. Görülen rüyayı anlatma hususunda ise ancak iyi niyetinden emin olunan kişilere rüyalar anlatılmalıdır.

 Tatlı rüyalar. Vesselam.

 

  Hilal POLAT

 

Kaynakça;

https://www.sabanciuniv.edu/tr/neden-ruya-goruruz

https://www.sabanciuniv.edu/tr/neden-ruya-goruruz

https://abapsikoloji.com/neden-ruya-goruruz-bilincaltimiz-bize-ne-sinyal-veriyor/

 https://www.koruhastanesi.com/neden-kabus-ve-ruya-goruruz--2993-5

https://islamansiklopedisi.org.tr/ruya

*******************************************************