Geçmişten Günümüze Meşhur Hafızlar ve Efsane Kuran Okuyuşları

İnsanın sahip olduğu duy(g)ular; yaşadıklarını anlamaya, anlamlandırmaya, hayatta tecrübe ettiklerini yorumlamaya ve tattıklarından lezzet almaya çalışır. Yaşama dokunabilmeyi veya hayattan etkilenmeyi algılarken, görme, işitme, koklama ve dokunma gibi duyularımız devreye girer. Bu duyular ile hissedilen tüm duyguların iz düşümleri bizim sadece maddi ihtiyaçlarımıza yanıt verdiği için sürekli bir boşluk hissi yaşarız. Çünkü kalp daha tatmin olmamış ruh aradığını bulamamıştır.
Kalp ve ruhumuzun gıdası sayılan, gönlümüzün ve ruhumuzun ihtiyaç duyduğu farklı manevi hazlar ve lezzetler vardır. Bunlardan en önemlisi imanımızın dayanağı olan Kur'an tilavetidir. Yani Kur’an-ı Kerim'i dinlemek ruhumuzu ve kalbimizi tatmin eder.
“Onlar, inananlar ve kalpleri Allah’ı anmakla huzura kavuşanlardır. Biliniz ki, kalpler ancak Allah’ı zikir ile (anmakla) huzur bulur.” (Ra’d Suresi 28. Ayet)
Bazı kıraatler vardır ki bizleri gerçek bir itminana ulaştırır ve bundan çok güçlü bir manevi zevk alırız. Tabii bunun için her okuyucunun kıraat frekansının farklı olduğunu, kulaktan kalbe ve ruha ulaşan tilavet sedasının etkisinin farklı olduğu unutulmamalı. Genellikle hafız olan Kur'an okuyucusunun sesi, makamı ve nağmesindeki terennüm frekansının gönlümüzdeki uyum ile buluştuğunda bu durum iç dünyamızda adete rezonans etkisi oluşturarak manevi duygularımızda güçlü bir iz bırakır. Her sesin ve farklı kıraat okuyuşlarının birileri üzerinde mutlaka güçlü bir etkisi vardır. Bu durumda bizde olumlu etki bırakan bu tilavetleri dinlemek genelde tercihlerimiz arasında her zaman önceliklidir. Toplumdaki çoğu kişi ise maalesef kendisini manevi zirvelere taşıyacak kıraatleri ya hiç duymamış veya dinlediği halde farkında bile olmamıştır.
Bununla beraber bazı okuyuşlar da vardır ki neredeyse dinleyen çoğunluğun beğenisini kazanır ve böylece geçmişten günümüze kadar bu kıraatler adeta efsane olarak kalmayı başarabilmiştir. Günümüzde genç olan daha yeni yeni keşfedilmiş bazı hafızların da çok farklı, başarılı kıraat ve makamlarla karşımıza çıktıklarını görmekteyiz. Bu durumda kalbimiz ile ruhumuza haz veren, kendimize yakın hissettiğimiz kıraat ve okuyuşları tespit etmek; bir araya getirerek farklı tercihlere, doyurucu seçenekler sunmak amacıyla okuyucularımız ile buluşturmak istedik.
Kur'an'ın ikliminde daha çok zaman geçirmek, Yüce Allah'a ulaştıracak farklı kapıları açmaya vesile olacak tilavetler ile hemhal olmak amacıyla sizin için seçtiğimiz efsane kıraatler ve meşhur olan hafızlardan birkaçının videolarını bir araya getirerek istifadenize sunmaya çalıştık.
Günümüzde bilerek veya bilmeyerek, genelde toplumu özelde gençliğin değerlerini tahrip etmek ile sonuçlanan, Rabbimizin zikrinden (Kuran’dan) uzaklaştırma ve koparmaya sebep olan ve bu sebeple bir türlü huzur bulamayan gönülleri beyhude meşgul eden çeşitli faaliyetler vardır.
“Her kim de benim zikrimden (Kur’an’dan) yüz çevirirse, mutlaka ona dar bir geçim vardır...” Tâ-Hâ Sûresi 124. Ayet
Evet, başka uğraşlar nedeniyle Kuran’dan yüz çevirmeye, uzak durmaya sebep olan bu tür faaliyetlerin yıkıcı etkisi ve kalıcı hasarını maalesef görmekteyiz. Bu menfi çalışmalar rızkımız ve kazancımızda anlam veremediğimiz bir bereketsizliğe yani geçim darlığına sebep olmaktadır. Çeşitli mecralarda geniş yelpazede içerikler üretilerek tabiri caiz ise “her malzemeye müşteri bulmak” gayesi ile hayatın her alnında cazip seçenekler üreterek gençleri ifsada çalışanlar tarih boyunca her zaman var olmuştur. Günümüzde de tüm şiddetiyle vardır ve varlık göstermeye çalışacaktır. Bunun en büyük sebebi ise Rabbimizin kutsal mesajına kayıtsız kalmamız ve görmezden gelmemizdir. Bu durum yani Kur’an ‘sız bir yaşam ne zamanki artık bizde bir hayat tarzına dönüşürse ki günümüz toplumu oraya doğru gidiyor, artık başımıza musallat olan gizli ve sinsi bir düşman bize kılavuz olacaktır. Kötüyü iyi, iyi olanı kötü göstererek bizi doğru yoldan ve doğru istikametten uzaklaştırdığının farkında bile olmayabiliriz.
“Kim, Rahman’ın Zikri’ni görmezlikten gelirse, biz onun başına bir şeytan sararız. Artık o, onun ayrılmaz dostudur.” Zuhruf Suresi 36. Ayet
Artık ya her daim birlikte olacağımız veya yüz çevireceğimiz Yüce Kitabımıza karşı tavrımızı ciddiyetle yeniden ele almamız gerekmektedir. Ya da bu durum farkında olmadan inancımız ve ahlakımız üzerinden şekillenen bir karakter olarak gerçek ve gizli kimliğimizi şekillendirip böyle kalacaktır. Kur'an'a doğru yeni bir yolculuk başlatma zamanı gelmelidir aksi takdirde başka adreslere giden yanlış yollarda yürümek bizi Yüce rabbimizden uzaklaştırdığı gibi bir ömrün heba olmasıyla iki cihanımız da harap olacaktır.
Temiz bir sayfa açmak isteyen, yeni bir başlangıç yapmaya karar veren veya menzile varacak yeni ve doğru bir yol bulmak isteyen herkesin ilk ve tek kılavuzu ve gerçek kurtuluş vesilesi sadece Allah’ın Kelamı Kur’an-ı Kerim'dir.

Kur’an’ın Fazileti İle İlgili Peygamberimiz (sav) Rivayet Edilen Hadisler
“Kur’an okuyunuz. Çünkü Kur’an, kıyamet gününde kendisini okuyanlara şefaatçi olarak gelecektir” buyururken işittim, demiştir. (Müslim, Müsâfirîn 252.)
“Kur’an’ı gereği gibi güzel okuyan kimse, vahiy getiren şerefli ve itaatkâr meleklerle beraberdir. (Buhârî, Tevhîd 52)
“Sadece şu iki kimseye gıpta edilir: Biri Allah’ın kendisine Kur’an verdiği ve gece gündüz onunla meşgul olan kimse, diğeri Allah’ın kendisine mal verdiği ve bu malı gece gündüz O’nun yolunda harcayan kimse.” (Buhârî, İlm 15, Zekât 5, Ahkâm 3, Temennî 5, İ’tisâm 13, Tevhîd 45)
“Kalbinde Kur’an’dan bir miktar bulunmayan kimse harap ev gibidir.” (Tirmizî, Fazâilü’l-Kur’ân 18)
“Her zaman Kur’an okuyan kimseye şöyle denecektir: Oku ve yüksel, dünyada tertîl ile okuduğun gibi burada da tertîl ile oku. Şüphesiz senin merteben, okuduğun âyetin son noktasındadır.” (Ebû Dâvûd, Vitr 20)
“Kur’ân okuyunuz... Çünkü Allâh, içinde Kur’ân bulunan bir kalbe azâp etmez...” (Dârimî, Fezâilü’l-Kur’ân, 1)
“Devânın en hayırlısı Kur’ân’dır.” (İbn-i Mâce, Tıb, 28)

Peygamber Efendimizin Kendisine Kur’an Okumasını İstediği Sahabe

Buhârî’de yer alan bir rivayete göre, Peygamber Efendimiz (asm), Hz. Abdullah İbn Mesud’dan kendisine Kur’ân okumasını istemişti. Bunun üzerine İbni Mes’ud Hazretleri:

“Ey Allah’ın Resûl’ü! Kur’ân sana indirildiği hâlde ben mi sana okuyacağım?!” diye sordu. Peygamberimiz de:

“Evet, onu başkasından dinlemek benim hoşuma gider!” diye cevap verdi.

İbni Mes’ud okumaya başladı. “Her ümmetten bir şahit gönderdiğimiz zaman durumları ne olacak?” mealindeki ayete kadar geldiğinde, Resûlullah:

“Şimdilik yeter.” dedi; o anda gözlerinden yaşlar boşanıyordu…
(Buhârî, Fezâilü’l-Kur’ân: 32-33)

Kur’an ile tekrardan buluşmak, Kur’an ile huzura ve mutluluğa ulaşmak, her türlü kötü duygu ve düşüncelerden uzaklaşarak Rabbani bir iklimde gerçek bir kulluk bilincine varmak için en çok dinlenen hafız ve kıraatları derleyerek listeledik. Adeta ölmeden önce mutlaka dinlenmesi gereken Kuran okuyuşları tabirine uyan bu videoları siz değerli okuyucularımız için itina ile seçtik. Bu videoları dinlemenizi ve sevdikleriniz ile paylaşmanızı tavsiye ederiz. İsimleri belirtilen hafızların her birinin, sizin ruh ve gönül dünyanıza adeta şifa olacağını ümit ediyoruz.
“Ey insanlar! İşte size Rabbinizden bir öğüt, kalplere bir şifa ve inananlar için yol gösterici bir rehber ve rahmet (olan Kur’an) geldi.” Yunus Suresi 57. Ayet
Rabbim Kur’an’ı Kerim’i zevkle okuma, dinleme ve anlayıp amel etme yolunda bizlere kolaylıklar nasip etsin.
Kur’an’ın ve Kur'an'ın sahibi olan rabbimizin sevgi ve muhabbetini gönlümüzde daim eylesin.
… ve bizi Kur'an'ın yolundan ve ahkâmından cüda etmesin.

ÖMER SERTAKAN