Selamların En güzeli olan Allah’ın selamı ile sözlerime başlarken bedenimizi yaratan ona ‘Ruhumdan üfledim benzetmesi ile şeref ve kıymet verdiğini dile getiren o insan mahlukatının ruhuna sükûneti, mükemmel dengeyi veren Allah’a hamdolsun.
Hamdolsun ona ki yerde ve gökte ne varsa onu tesbih ediyor, şükrediyor ve mükemmel bir nizam ile O’na secde ediyor. Kulluğumuzun görevi olan Allah'ı her daim anmak, ihtiyacı olmayana muhtaç olmanın göstergesidir.
Bizlere yaratılmışların en şereflisi olmayı nasip eden Rahman’a her hal içerisinde ona şükretmeliyiz. Zira ruhani alemden olan kalp herhangi bir hususta arzuladığını bulduktan sonra ondan daha üstün mertebeye erişmek ister. Hâlbuki cismani alemde her mutluluğun üstünde bir mutluluk vardır. Bundan ötürü kalp ve akıl bu farklı arzular içerisinde geçirdiği çalkantılardan sıkıntılar duymaya başlar.
İnsanın bazen kalbinde bir şeyler eksik olur. Bir şeyler olsun ister ama ne istediğini tam bilemez, adını koyamaz. Ulaşabildiği dünya lezzetlerinde bulamaz asıl istediğini. Asıl yapması gerekeni yapmadığı için kalbi daralır, dengesi bozulur. Bize bahşedilen ruhun kapısı olan kalbin, böylesine ince, hoş, mâna dolu eserin, asıl sahibine kalbin yönünü çevirmediğimizde o denge nasıl bozulmasın ki?
Atomdan galaksilere kadar her canlı cansız mahlukat Nizamı Alemde Allah’ı anıp zikir ile ilah-i huzur içinde görevini icra ederler. Diğer bir varlık olan insanın kalbide Allah’ı tesbih etmeli ki kâinattaki rububiyet kalbe de sirayet etsin tabiri caiz ise Allah’tan gelen muhabbet iksiri kalbe de dökülsün ki o ruh pak, nurani, paslanmaz bir şekilde maarif-i ilahiyeye ulaşıp huzura kavuşsun.
Kerim olan Allah, ayetinde kalbin şifasını şöyle anlatmıştır:
“Onlar iman edenler ve kalpleri de daima Allah’ı hatırlayıp anmak ile doygunluk ve huzura Eren kimselerdir. Haberiniz olsun ki kalpler ancak Allah’ı hatırlayıp anmak ile mutmain olup huzura erer.” (Rad 28.)
Mutmain demek şelalenin hareketli bir şekilde aktıktan sonra düz bir zeminde sükûnet bulması demektir. Mide yemek ile buluşunca mutmain olur, göz güzeli görünce, kulak frekansı iyi olan sesi işitince, kalbimizin de sükunete ermesi mutmain olması Allah’ı anmakla gerçekleşir.
Selam olan Allah’ın başka bir ayetinde: “Ey iman edenler! Allah’ı çokça zikredin ki feraha eresiniz( Ahzap 41)
Yine Rabbimiz: “Gerçek müminler ancak o kimselerdir ki, yanlarında Allah anıldığı zaman kalpleri ürperir, kendilerine Allah’ın ayetleri okunduğunda bu onların imanını artırır ve bütün işlerinde sadece Rablerine dayanıp güvenirler. (Enfal 2.)
Diyerek müminin selametinin, güvencesinin sadece Allah olması gerektiğine değinir.
Rahim olan Allah sağlık, akıl, mal ve güzelliği birçoğuna verir fakat mutlak huzuru yalnızca Mümine verir.
Yine bir başka ayette: “Batıl şeylerden yüz çevirerek hepiniz tüm benliğinizle sadece Allah’a yönelin...”
(Rum 31.) Buyurur.
Allah’ı tanımak bir nimettir. Nimet şükrü göremeyince geri gider. Biz Allah’ı unutursak Allah da bize kendimizi unutturur. Kim olduğumuzu, hayattaki gayemizi kestiremez boşluğa düşeriz. Allah’ın ayetinde de dediği gibi: “Allah’ı unutan bu yüzden Allah’ın da onlara kendilerini unutturduğu kimseler gibi olmayın işte onlar gerçekten yoldan çıkmışlardır.” (Haşr 19.)
Yine Peygamberimiz bir hadisinde şöyle buyurur: ‘Derin muhabbete dalıp Allah’ı zikretmeyi unutmayın’.
Başka bir hadisinde ‘Herhangi bir topluluk oturdukları meclisten Allah’ı zikretmeden kalkarsa merkep leşi yanında kalkmış gibi olurlar. O meclis de onlar için bir pişmanlık olur.’ (Ebu Davud)
Diğer yandan kalbin huzuru, hiçbir dünyevi sıkıntının, zorluğun, musibetin olmadığı hal demek değildir. Huzur gerektiğinde bütün dünyevi ıstıraplara rağmen insanın yüreğinin sükûnet bulmasıdır. Dehhâni’nin ‘40 gece başına bir bela musibet ve keder gelmeyenin kimsenin Allah katında hayrı yoktur.’ sözü ile de anlıyoruz ki bela ve musibetler de bizi Allah’a yaklaştırır.
İnsana verilen her Duygu bir şekilde tatmin edilmek ister buna aşk da dahildir. Aşk mükemmele kusursuza en güzeline Kâmil olmaya yöneliktir. Bu duygu başka şekilde sonsuza kadar tatmin olamaz. Peki bizim kalbimiz ne yaparsak mutmain olur. Sükunetini aşkını huzurunu bulur:
İnsanın kalitesini üstünlüğünü kalbindekiler ile anlayabiliriz kalp Allah’ı sevdiği gibi Allah’ın sevdiğini sevmekle de huzur bulur. Dostlarımızı iyi seçmeli bize Allah’ı hatırlatanlarla beraber olmaya başladığımızda
Haram şeyleri normal gören insanlar ile aramıza mesafe kurmaya çalıştığımızda
Kalpte put bırakmadan ‘la ilahe illallah’ deyip Allah dışındaki çağın ilahları olan para, makam, enaniyet, moda nefis vs. türevlerine hayır demeyi göze aldığımızda
Namazı cehennemi kapatacak bir kapı olarak değil cenneti, Allah’ın sevgisini kazanacak bir kapı olarak görüp feyz alarak kılmaya gayret ettiğimizde
Günlük Allah’a dua için vakit ayırmaya başladığımızda
Kıyafetlerimizi Allah’ın tesettürüne uygun seçmeye başladığımızda
Kendi arzularımızı reddedip İFFETİ, haramları menedip VERA'yı, Allahtan korkup TAKVA’yı korumaya çalıştığımızda
Müzik dinleme süresinin yerini Kur’an dinleme süresi aldığında
İstiğfarın imanı tazelediğini bilip dilimiz ve kalbimiz ile Allah’a istiğfarı sıklaştırmaya çalıştığımızda
Allah’ın gafur olup affedici olduğunu rahim olup kuluna acıdığını bilip sürekli tövbe etmeye gayret ettiğimizde, Kalbimiz mutmain olur bu dünyada her ne olursa bizden huzurlusu olmaz.
Seven sevdiğine sevgisini dile getirmeli bu yüzden Allah’ı zikreden bazı lafızları gün içinde fırsat buldukça dile getirmemiz lazım
Gün içinde dilimizden ve kalbimizden düşmemesi gereken peygamberimizin ısrarla tavsiye ettiği çok önemli zikirlerden bazıları:
SÜBHANALLAH. (سبحان الله )
ELHAMDÜLİLLAH. الحمد لله
ALLAHU EKBER. الله اكبر.
LA İLAHE İLLALLAH لا اله الا الله
ESTAĞFİRULLAH استغفر الله
SUBHANALLAHİ VELHAMDÜLİLLAHİ VELA İLAHE İLLALLAHU ALLAHU EKBER.
سبحان الله والحمد لله ولا اله الا الله والله اكبر
LA İLAHE İLLALLAHU VAHDEHU LA ŞERİKE LE HÜL MÜLKÜ VELHÜLL HAMDU VAHUA ALA KÜLLİ ŞEY İN KADİR
لا اله الا الله وحده لا شريك له له الملك وله الحمد وهو على كل شيء قدير
ESTAĞFİRULLAH EL AZİM ELLEZİ LA İLAHE İLLAHU HAYYUL KAYYUM VE ETUBU İLEYH
استغفر الله العظيم الذي لا اله الا هو الحي القيوم واتوب اليك.
SUBHANALLAHİ VE BİHAMDİHİ SUBHANALLAHİL AZİM ESTAĞFİRULLAH
سبحان الله وبحمده سبحان الله العظيم استغفر الله
YA RABBİLEK ELHAMDÜ KEMA YEMBAĞI Lİ CELALİ VECİKE VE AZİME SULTANİKE
يا ربي لك الحمد كما ينبغي لجلال وجهك وعظيم سلطانك
Tuba TEKDAĞ