Aktüel Pencere
16.10.2024

Açık Kafesin İçinde : İdeolojilerle Hakikat Arayışı

" Başkasını ve kendini bilirsen, yüz kere savaşsan tehlikeye düşmezsin; başkasını bilmeyip kendini bilirsen bir kazanır bir kaybedersin; ne kendini ne de başkasını bilmezsen her savaşta tehlikedesin. " Sun Tzu

  
İdeolojilerin şekillendirdiği insan düşüncesinin derinliklerine doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Bu seride batı düşüncesinin kökenlerine inerek ideolojilerin tarihsel arka planını, günümüzdeki etkilerini ve insan zihnindeki yankılarını keşfedip asıl olan hakikate ulaşmaya çalışacağız . İdeolojik akımları serinin ilerleyen yazılarında ele alarak bu keşfi sürdüreceğiz.


Bütün batı düşüncesinin tarihi " ideoloji " kelimesinde yatar. Bu da bize ideolojiyi tanımayı zorunlu kılar. Çünkü uzun zamandır İslam' ın rakipleri dinler değil ideolojiler olmuştur.

Cemil Meriç şöyle söylüyor , "İdeolojiler, uçurumları aydınlatan hırsız fenerleri. İstemesek de onlara muhtacız. Kaosu kosmos yapan insan zekası, tecrübelerini ideolojilerde sergilemiş. İdeolojiye düşmanlık tek izme teslimiyettir; obskürantizme ( fikirde ambargoculuk) ....... Bütün ideolojilere kapıları açmak, hepsini tanımak, hepsini tartışmak ve Türkiye ' nin kaderini onların aydınlığında fakat tarihimizin büyük mirasına dayanarak inşa etmek. İşte, en doğru yol." Böylelikle bir dava şuurunun içerisine girip sorumluluk almak ve eğer güç bilgi, bilmek erdemse bize düşen vazife büyüktür.

Peki kavram olarak ne anlama gelir ideoloji?
"İde" fikir , " loji" bilim demektir.  Yani fikir bilimi. Bu yapıyı ortaya çıkaranlar dini içinde barındırmadan genel hayatı kapsayan bir sistem inşa ederek insanları mutlu edebileceklerini düşünmüşlerdir. Biri çıkar, ben bu düşünce sistemiyle her şeyin en doğru olacağını düşünüyorum der, binlerce insan o an o fikri kendisine dost edinir de koca bir topluluk oluşuverir. Kurucular insanları düşündüklerinin doğru olduğuna o kadar inandırırlar ki o topluma girmeyen kişi kendini eksik ve yalnız hissetmeye başlar. Ancak burda bir soru işareti çıkıyor karşımıza. Herhangi bir ideolojik düşünceyi ortaya çıkaran kişi aynı kişi mi yoksa farklı kişiler midir?


Haçlı seferlerinden önce kilise Avrupa' da çok önemli bir yerdeydi. Kurduğu nizami sistem Haçlı seferlerinde ekonomik nedenlerden ötürü bozulmaya ve tefecilerin işlerine bulaşmaya başladı. Ayrıca bu süreçte insanlar yeni bilgilerin, yeni dinlerin olduğunu gördükçe kilise sistemine baş kaldırmaya başladılar. Bu zamana kadar kilise tarafından hep bastırılmış olan yahudiler olanları fırsat bilerek buldukları bu delikten akın ettiler. Nasıl bir düzen inşa edelim ki tüm dünyanın ipleri elimizde olsun diye çareler aradılar. Böylelikle haşa çağın ilahı olup insanın vahiysiz de kendine yetebileceğini kusursuz bir düzenle insanları mutlu edebileceklerini zannettiler. İlk önce terör dönemi diye de  adlandırabileceğimiz bir sistem oluşturdular ve baskıyla her şeyi kontrol edebileceklerini düşündüler. Her bir düşünce akımı yerini bir başkasına bıraktı.Yahudiler her defasında tasarladıkları milliyetçilik,  materyalizm , kapitalizm gibi ideolojilerle insanlarin dizginini eline aldı ve kendi gerçeklerini insan zihninin içine yerleştirdi . Öyle bir sistem ki sadece tek bir düşünce sistemi olmakla yetinmeyen ve  her insanın elbet bir doğrusuna uyacak şekilde tasarlandı. Lakin Avrupa bu sistemlerle istediği verimi alamayınca diğer bir çağı başlattı. O da bizim içinde bulunduğumuz "Zevk çağı ". Zevk çağı her şeyin bir bakıma  serbest olduğu ama hakikatinde insan düşüncesinin sömürüldüğü ve yan dalları olarak çoğu ideolojinin içinde barındığı bir çağdır. Bu düşünce, insanı sadece kendisini ve kendi mutluluğunu düşünmeye iter. İlk başta kendini milletiyle tanıtan bireyler kendini ideolojileriyle tanıtmaya başlamıştı. Bakınız ki şimdi insanlar  kendilerini artık sadece zevkleri ile tanıtıyorlar. Bizler şuan kafesin kapağı açık olduğu halde uçmayı unutmuş kuşlar gibiyiz. Kanatlarımız kırılmadan , kapılar kapanmadan olan biteni anlamalı hakikate varmalıyız.

Çünkü hakikat, ancak özgür zihinlerde filizlenir ve onlar gerçeği tüm insanlığa armağan edebilirler.

Rumeysa DALKILIÇ

*************************************